zeynepkrtas

Cahit Sıtkı TARANCI'dan Şiirler....

Önerilen İletiler

Gün Olur ki

Gün olur ki ne gökyüzü para eder,

Ne deniz kenarı, ne bağlar bahçeler.

Gün olur ki ne kız, ne rakı, ne şiir,

Hiçbir şey insanı sarmaz, kandıramaz;

Her çeşmeden boş döner, elindeki tas.

Gün olur ki çıldırmak işten değildir.

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Şiir

Kızoğlan kız güzelliğinde şiir;

Hem sevgili hem dost hem anne yüzü.

Hala beni mest ettiği gecedir

Sanırım hem yeryüzü hem gökyüzü.

Mecnunum: şikayet etmem Leyla'dan;

Başıma ne dertler açtığı halde.

Ne mümkün vazgeçsin bu sevdadan?

Bir kerre karar kıldık bu hayalde.

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Kar ve Hatıralar

Kar yağıyor, yine kar, yine kar, yine mahşer gibi kar.

Sanki güller içinde gülen taze kadınlar,

Bana beyaz buseler, beyaz buseler yollar;

Sanki güller içinde gülen taze kadınlar.

Bir rüya görür gibi gözümde sevinçler var.

Beyaz bir sükût işte: kar yağıyor, kar, kar, kar;

Sanırım ki uçuyor gözümde hatıralar.

Beyaz bir sükût işte: kar yağıyor, kar, kar, kar...

Cahit Sıtkı TARANCI...

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Düşten Güzel

İlktir baharın gömlümce geldiği

İlktir hem sarhoş hem ayık olduğum

Bir gerçek içindeyim düşten güzel

Sevdiğim gülüyor yanıbaşımda

Aşkından tâlihimin düzeldiği

Sen gökte ararken yerde bulduğum

Bir sende gördüm ince ruh ince bel

Sende murada erdim kırk yaşımda

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Çocukluğum

Affan Dede'ye para saydım

sattı bana çocukluğumu

artık ne adım var ne yaşım

bilmiyorum kim olduğumu

hiçbir şey sorulmasın benden

haberim yok olan bitenden

bu bahar havası bu bahçe

havuzda su şırılşırıldır

uçurtmam bulutlardan yüce

zıpzıplarım pırıl pırıldır

ne güzel dönüyor çemberim

hiç bitmese horoz şekerim

Cahit Sıtkı TARANCI...

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Birşey

I.

Bir şey ki hava gibi ekmek gibi su gibi

Lâzım insana lâzım onsuz yaşanılmıyor

Ana baba gibi dost gibi yavuklu gibi

Kalp titremeden göz yaşarmadan anılmıyor

Bir şey ki gözünüzde memleket kadar aziz

Aşk ettiğimiz kendimize dert ettiğimiz

Adını çocuklarımıza bellettiğimiz

Bir şey ki hasretine dayanılmıyor

II.

Bir şey daha var yürek acısı

Utandırır insanı düşündürür

Öylesine başka bir kalp ağrısı

Alır beni ta Bursa'ya götürür

Yeşil Bursa'da konuk bir garip kuş

Otur denmiş oracıkta oturmuş

Ta yüreğinden bir türkü tutturmuş

Ne güzel şey dünyada hür olmak hür

Benerci Jokond Varan Üç Bedrettin

Hey kahpe felek ne oyunlar ettin

En yavuz evlâdı bu memleketin

Nâzım ağabey hapislerde çürür

Cahit Sıtkı TARANCI...

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Affet Bizi Lamba

Öyle sarmaş dolaş olduk,

O kadar geçtik ki kendimizden

Lambayı söndürmeyi unutmuşuz,

Perdeleri çekmeyi de.

Meğersem sabah olmuş;

Gün pencereden bizi gözetler.

Cânım geceye veda etmek lazım;

Günün gösterdiği yoldan gitmek lazım,

Affet bizi lamba,

Seni buralara kadar sürükledikse,

Geceki sarhoşluğumuza bağışla.

Vakit varken dönsen memleketine;

Tutsak biz de her günkü yolumuzu.

Haydi uğurlar olsun;

Gecemiz sana emanet.

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Yaşım İlerledikçe

Yaşım ilerledikçe daha çok anlıyorum

Ne büyük nimet olduğunu ah ey güzel gün

Boş yere üzülmekte mana yok, anlıyorum

Kadrini bilmek lazım artık her açan gülün

Şükretmek türküsüne daldaki her bülbülün

Yanmak da olsa artık aşk ile yaşıyorum

Cahit Sıtkı TARANCI...

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Yalnızlık

Geniş, siyah gölgesi hayatımı kaplayan,

Tepemde kanat germiş bir kartaldır yalnızlık.

Kalp çarpıntılarıyla günleri hesaplayan

Bir benim, benim olan bir masaldır yalnızlık.

Gördüm yapraklarımın bir bir döküldüğünü,

Baharda yaşamanın bilmedim nedir tadı.

Gemi yüzü görmeyen bir limanın hüznünü

Kimsesiz gönlüm kadar hiçbir gönül duymadı.

Bir ayna parçasından başka beni kim anlar,

Bir mum gibi erirken bu bitmeyen düğünde?

Bir kardeş tesellisi verir bana aynalar;

Aynalar da olmasa işim ne yeryüzünde?

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Yalnızlık Macerası

Öyle yalnız kaldım ki hayatımda

Kimi gün öldüm kimi gün ilah oldum

Çok zaman annemin dizlerine hasret

Koydum başımı kendi dizlerime

Doya doya ağladım

Paylaşırsa dost paylaşırmış

İnsanın derdini sevincini

Dost umidiyle ortalığa düşmeye gör

Hangi kapıyı çalsan kimseler yok

Hangi omuza dokunsam yabancı çıkar

Aşık mı olmadım taparcasına

Bir Mecnun geçti o çöllerden bir de ben

Diz mi çektirmedim alemde Kerem gibi

Ferhat gibi gürz mu sallamadım dağlara

Ne Leyla yar oldu bana ne Aslı ne Şirin

O gün bugün sırtımı kendim sıvazlıyorum

Sabahları sokağa çıkmadan evvel

Cesaret şairim cesaret

Kendi saçlarımı okşuyorum geceleri

Sevgilimin saçları niyetine.

Cahit Sıtkı TARANCI...

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Yalan Dünya

İlk günden alıştığımız emektar dünya,

Anne yüzünde dost yüzünde evlat yüzünde.

Her sabah yeniden başlayan şeye doymadık,

Düşümüz gerçeğimiz ne varsa yeryüzünde.

Gökyüzü belledik şu ürperen maviliği,

Başımız darda kalınca el açtığımız yer.

Gökyüzüdür avutan akıllıyı deliyi,

Gökyüzünde bulutlar uçurtmalar ümitler.

Her mevsimiyle insanı ayrı ayrı saran,

Bunca güzelliği nasıl koyup gideceğiz.

Yaman çalacak o çalmayası saat yaman,

Geçmiş ola bir kez yumuldu mu gözlerimiz.

Cahit Sıtkı TARANCI...

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Yağmur Yağadursun

Dışarda yağmur yağadursun

Ve içerdeyse bütün eşyan

Esneyip senin gibi her an

Pencerelerden bakadursun

Dışarda yağmur yağadursun

Ve yağmur gibi sonsuz olan

Gözyaşların ve sayıklaman

Camlarda halka halka dursun

Dışarda yağmur yağadursun

Ve zaman, yavrum, zaman

Da yağmur gibi oluklardan

Ve ellerinden akadursun

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Var

Ağacı kıskanırım

Yemiş yüklü dalı var,

Bahar olsun, güz olsun

Ne güzel masalı var.

İmrenirim arıya

Petek petek balı var

Konduğu çiçeklerin

Pembesi var, alı var

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Tutsam Ellerinden Ağlarsın

Tutsam ellerinden ağlarsın.

Benek benek büyür karanlığım.

Nokta nokta korkutur seni.

Tutsam ellerinden; ağlarsın

Toprak kokar avuçlarım, kan kokar.

Ben hoyrat gecelerde boy atmış fidan,

Boz bulanık sularda yıkanmış, arınmışım.

Geceleri çok yakınım yıldızlara,

Işığa çıkınca bir karışım.

Tutsam ellerinden ağlarsın.

Doğduğum köyü bir bilsen.

Gece gecemden büyük,

Acısı acımdan derin.

Tutsam ellerinden, üşür ellerin!

Cahit Sıtkı TARANCI.....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Tren

Nereye bu gece vakti?

Güzel tren, garip tren?

Düdüğün pek acı geldi,

Hatıra neler getiren.

Çokmudur mendil sallamam;

Her yolcu az çok aşinam,

Haydi, yolun açık olsun;

Geçtiğin köprüler sağlam,

Tüneller aydınlık olsun.

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Talihsiz

Arzunun bir hayalet sardığı bir geceydi,

Bir geceydi hakikat yalanlara baş eğdi.

Bu gecenin susuzluk mahsulüsün bunu bil.

Kundaksız uzatıldın iğneli beşiğine

Ve böylece Azrail

Istırabı mıhladı küçücük benliğine.

Ecelin kucağında erirken çocukluğun,

Aleme sırdı senin varlığın ve yokluğun.

Hala bilinmez nedir kalbindeki bunalan.

Lambanı yaktılarsa lambanı kendin söndür,

Söndürmekle oyalan,

Gir geceler koynuna,deme yarın gündüzdür,

Belirecek gündüzler sönenlerden yüzsüzdür.

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Şubat Günü

Kim ne bilsin neydi beni uyutan?

Uyanmadığım o sabah uykudan.

Henüz yaşıyordum yeniden yeni

Bir şubat gününün güzelliğini.

Türkü kalmasın diye söylenmedik,

Bendim o yağan kar, âsude şenlik,

Dağlara, ovalara, şehirlere;

Sevgilinin hülyalarına göre.

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Şaşkın Dünya

Değil, işlerimiz yolunda değil;

Kaybettik eski düzen havasını.

Dağda çoban, denizde kaptan dahil,

Şaşıran şaşırana pusulasını...

Daha sürer mi dersin bu şaşkınlık?

Yarını ne olacak dünyamızın?

Biz yaşımızı, başımızı aldık,

Allah çocuklarımıza, acısın.

Cahit Sıtkı TARANCI.....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Şaşırdım Kaldım

Şaşırdım kaldım nasıl atsam adım;

Gün kasvet gece kasvet.

Bulutlar, sisler içinde bunaldım;

Gök mavisine hasret.

Olmuyor seni düşünmemek Tanrım,

Ummamak senden medet.

Suyun dibine vardı ayaklarım;

Suyun dibinde zulmet.

Kalmadı ümidin soluk ve cılız

Işığında bereket.

Ve ölüm, kapımda kişner, sabırsız

Bir at oldu nihayet.

Cahit Sıktı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Son Gece

O, bu gece derdinden eriyerek akıyor,

Müphem duran ne varsa hep peşine takıyor,

Bak yıldızın akıyor, bak yıldızın akıyor.

Ey her gün bir mezarın taşını omuzlayan;

Kalmadı gökte bile senin için ağlayan

Kalkmamak ümidiyle haydi toprağa kapan.

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Serenad

Kimdir bana gülümsiyen yeşillik balkonundan?

Demek gecelerden sonra nihayet gün doğuyor.

Bir gülüsündür gençliğimi döndürdü yolundan;

Yanan şu alnım elinin gölgesiyle soğuyor.

Güzelsin ya, ne olursan ol, girdin hikâyeme;

Çok değil evi barkı terkedip sana uyduğum,

Ancak sen tâzelikte gül yaraşır pencereme;

Uykusuz gecelerimde kokusunu duyduğum.

Eğil bak suya, ordadır güzelliğin, gençliğim.

Sen gel beni dinle, günlerimiz heba olmasın.

Yorgun başımı göğsünde emniyette bileyim;

Artık taslarımız ayrı çeşmelerden dolmasın.

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Sen Yoksun ki

gün çingeneler gibi göçebeydi ufukta,

çimenler üzerinde yuvarlandığımız gün,

akarsulardı gittikçe kararan boşlukta;

sularda yüzünden yayılan tatlı bir hüzün.

göğe sessizce yükselen ay on dördündeydi;

gece akasya dalında asılı gölgeydi,

bahtiyar başlarımız aynı penceredeydi!

hala o penceredeyim, lakin sular ölgün;

sen yoksun ki, vefasız, sularda ay görünsün.

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Sen de Herşey Gibi

Sen de her şey gibi, yakınımda iken,

Sen de oluyorsun gözlerimde diken.

Git, git benden uzak, uzak bir yere git;

Ne olur, içimde her zaman bir ümit,

Her uzak şey gibi öyle yalnız hayal,

Yalnız rahiya, renk, şarkı halinde kal.

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Sayıklayan Ağaç

Güzü duymıyagörsün ağaç,

Artık her günü bir işkence;

Bir hayale dalar her gece,

Başında gök ürperen bir taç.

Göz kırparken ona yıldızlar,

Baharında sanıp kendini

Çağırır eski bülbüllerini

Ağaç pırıl pırıl sayıklar.

Cahit Sıtkı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Sanatkarın Ölümü

Gitti gelmez bahar yeli;

Şarkılar yarıda kaldı.

Bütün bahçeler kilitli;

Anahtar Tanrıda kaldı.

Geldi çattı en son ölmek.

Ne bir yemiş, ne bir çiçek;

Yanıyor güneşte petek;

Bütün bal arıda kaldı.

Cahit Sıktı TARANCI....

İletiyi paylaş


İletiye bağlantı
Sitelerde Paylaş

Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın

Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor

Hesap oluştur

Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.

Hesap Oluştur

Giriş yap

Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.

Giriş Yap